Meme içinde kanserleşen bir hücrenin bir tümör oluşturması ve bu tümörün bir uzman tarafından muayene sırasında fark edilmesi veya radyolojik incelemede belirgin hale gelmesi uzun zaman alabilir. Kadınlar genellikle en az 1 cm büyüklüğüne ulaşmış bir kitleyi elle kontrol yöntemiyle fark edebilirler. Günümüzde meme kanseri belirtilerinin çoğu kişi tarafından kendi kendine tespit edilmektedir. Kanserli kitleler genellikle sert, düzensiz kenarlı, yüzeyi pürtüklü olur ve meme dokusu içinde kolayca hareket ettirilemez.
Kanser uzak organlara metastaz yapmışsa, bu yayılımlar nadiren meme kanserinin ilk bulgusu olabilir. Meme kanserinin sıkça yayıldığı bölgeler kalça ve omurga kemikleri ile akciğer ve karaciğerdir.
Ancak bazı hastalarda bu belirtilerin hiçbiri olmayabilir ve kanser yalnızca mamografi ile tespit edilebilir. Aşağıdaki belirtilerden en az biri varsa, vakit kaybetmeden bir uzmana başvurulmalıdır:
-
Memede veya koltukaltında ele gelen kitle (sertlik, şişlik)
-
Memebaşından akıntı (tek kanaldan kanlı veya şeffaf)
-
Memebaşında içe doğru çekilme, çökme veya şekil bozukluğu
-
Memebaşı derisinde değişiklikler (soyulma, kabuklanma)
-
Meme cildinde yara veya kızarıklık
-
Meme cildinde ödem, şişlik ve içe doğru çekintiler (portakal kabuğu görünümü)
-
Memede büyüme, şekil bozukluğu, asimetri veya renk değişikliği (kızarıklık vb.)
Tüm kanser türlerine bağlı ölümler arasında, meme kanserine bağlı ölümler ikinci sırada yer almaktadır. İlk sırada akciğer kanseri bulunmaktadır. Türk İstatistik Kurumu'nun 2007 verilerine göre, Türkiye'de her 100.000 kadından 22'si meme kanserine yakalanmakta ve her 100.000 kadından yaklaşık 10'u meme kanseri nedeniyle hayatını kaybetmektedir.
YANLIŞ: Meme kanseri genç kadınlarda görülmez.
DOĞRU: Meme kanseri 50 yaş üstü kadınlarda daha yaygın olmakla birlikte, her yaşta kadında ortaya çıkabilir.